Sportif hareketlerin gelişmesi demek bir psikomotor davranışın gelişmesi demektir ve antrenmanın yinelenme ilkesine dayanır ve sinir sisteminin en önemli görevlerinden birisidir. Sporda, performans yükseltmek için psikolojik yöntemleri zorunlu kılan neden sporun çok gelişmiş ve çok mükemmelleşmiş ve çok karmaşık bir hareket bütününün olmasıdır. Ayrıca bir spor hareketinin öğrenilmesi ve geliştirilmesi de öğrenme kurallarına göre olmaktadır. bilindiği üzere hareket ne kadar karışık olursa olsun , daima bir kas lifinin bir uyarıya tepki olarak kasılması ile başlar. Bu uyarılar, dışarıdan gelebildikleri gibi, bizim istemli olarak bir hareketi yapmak istememizde bir uyarıdır.
Öğrendiğimiz her yeni hareket için sinir sisteminde yeni bir iletim ağı oluşur ve bu yeni iletim ağı bellekte bir şema şeklinde saklanır. Yeni bir hareketin öğrenimi, koşullu reflekslere dayanır ve hareketin mükemmelleşmesi ise beyin ve merkezi sinir sisteminin iki süreci ile oluşur. bunlar İRRADRASYON-KONSANTRASYON ve UYARI-İNHİBİSYON dur.
İrradrasyon- Konsantrasyon:
Bir beyin merkezi hücrelerine gelen bir uyarının komşu hücrelere yayılma özelliği vardır. Bu özelliğe ''İrradrasyon'' denir. Beyin hücrelerinin bu özelliği, genellikle sporda yüksek teknik gerektiren hareketlerde son derece önemlidir. Çünkü ; bir uyarının komşu hücrelre yayılması, yapılması gereken hareketlere katılmayan kasların da harekete katılmasına sebep olur ve hareketin eşgüdümü ve mükemmeliği bozulur. Ayrıca harekete gerekenden fazla kas katıldığı için sporcu daha çabuk yorulur. Sık tekrarlanan antrenmanlar ile komşu hücrelere yayılan uyarılar azalarak zamanla kaybolur. Çünkü komşu hücrelerin zamanla bu uyarılara karşı duyarlılıkları kaybolur. Bunun sonucunda ise hareketi yapmak için yanlızca hareketi yapan kasların uyarılması ve etkinlinliğe geçmesidir. Bu sürece ''Konsantrasyon'' denir.
İnhibisyon:
Uyarı süreçlerini engelleyen, uyarı süreçlerine ket vuran süreçtir. İnhibisyon süreçleri, organızmaya, uyarıyı denetleme, bir uyarıyı diğer uyarılardan ayırdetme olanağı verirken, bu uyarı ve inhibisyon süreçlerinin birbirlerini izleyerek kesintisiz sürüp gitmesi ve irradyasyon-konsantrasyon süreçlerine olanak vermesi, bireye, merkezi sinir sistemini denetleme ve dolayısı ile çevresine daha iyi ve amaca uygun uyum göstermesini sağlar. Ayrıca inhibisyon süreçleri sinir sistemi hücrelerinin dinlenmesine de olanak verir. İrradyasyon-konsantrasyon ve uyarı- inhibisyon süreçleri, antrenmanların dayandığı, antrenman etkisinin ne şekilde olduğunu açıklayan süreçlerdir. Dinamik motorik stereotipler, yani hareketlerin kalıplaşması bu süreçler ile gerçekleşir. Özellikle iç kaynaklı uyarılar zihinsel antrenman olgusunun etki mekanizmasını da açıklamaktadır.
Yorumlar
Yorum Gönder