Oyuncak Antrenman

OYUNCAK ANTRENMAN

    İnternet bağımlılığı bir sonuçtur. Antrenör ve sporcu arasında kurulamayan bir bağın sonucudur.
Antrenman sırasında devamlı sporcuyu yönlendiren, kontrol eden, ilgiyle destek olan antrenörle çalışan sporcunun aklına cep telefonu gelmez. 

    Sporcu kendisiyle ilgilenmeyen antrenörün yerine cep telefonunu koyar ve antrenörüne 'benimle ilgilen' mesajını verir.

    Eğer antrenör cep telefonunu sporcunun elinden alırsa, var olan yarayı iyileştiremez. Sporcu daha da yalnızlaşır.

    Antrenör sporcusuna daha sağlıklı şeyler vermelidir. Yani sevgisini, ilgisini, onu koşulsuz değerli bulup, kabul ettiğini...

    Antrenör yorgunsa sporcuya telefon izni veriyorsa, bu sporcuya haksızlıktır. Yani al şu telefonu, başımdan git, beni rahat bırak anlamındadır ve sporcu bunu hisseder.

    Otorite ve gereksiz otorite farklı şeylerdir. Eğer antrenör sporcuya bildiklerini aktarmakla yetiniyorsa bu gereksiz otoritedir. Ama antrenör sporcuyla beraber antrenmana katılıyorsa, bu sevgidir. Sporcu antrenmanı beraber yapıyoruz olarak algılamalıdır.

    Sporcular kendi kararlarını vermezse teknolojiye bağımlı olurlar. Dört temel ihtiyaç karşılanmazsa spor sahalarında teknolojiye bağımlılık artar. 

    Yapabilme, insanlar yapabildikleri şeyi severler. Sporcunun yapabilmesi için antrenörün hareketleri defalarca göstermesi gerekir.

    Bilgi aktarımı. Bunun için antrenman programı bilmek üzerine tasarlanmış olmalıdır. Anlama ve beceri üzerine değil, çünkü becerinin olmadığı yerde yapabilme olmaz.

    Sporcu merak etmelidir ki, keşfedebilsin.
Bir sporcu için duyguları yönetmek, hayal kurmak, üretkenlik, keşfetmek çok hayatidir. Bunun için sporcunun severek yapacağı antrenman zorunludur.

    Antrenörün, sporcunun yanında olmadığı antrenman oyuncak gibi bir şey, yani yapaydır. 

    Değersizlik duygusu olan oyun oynamayı tercih etmez. Çünkü oyunda sevgi ve neşe olmalıdır. Antrenörde değersizlik varsa oyun oynamaz. Bunu açarsam, içi yaralı antrenör, antrenmanın tümünde sporcunun başında olmaz.

    Bazı antrenörler antrenmanda atletin başında olduğunu söylüyorlar. Ama uzmanlar gözlediklerinde onun antrenman yaptırdığını görüyorlar ama işin içinde kendisi yok diyorlar.
En iyi antrenman sporcuyla sporcu olunan antrenmandır. Antrenörünün antrenmana bu şekilde katıldığını gören sporcu teknolojiye sığınmaz.